OBEZİTE
Obezite; vücuttaki yağ ağırlığının, tüm vücut ağırlığına göre oran olarak artması şeklinde tanımlanmaktadır. Son yıllarda, ucuz gıda üretimine de bağlı olarak dünya genelinde büyük bir problem haline gelmeye başlamıştır (Gürbüz ve Yetiş, 2016, s.32). Obezite dünyada olduğu gibi ülkemizde de giderek artmaya devam etmektedir. TÜİK’in Türkiye Sağlık Araştırması 2019 verilerine göre 15 yaş üstü obez bireylerin oranı %21.1 iken; kadınların %24.9’unun, erkeklerin %17.3’ünün obez olduğu gösterilmiştir (Türkiye İstatistik Kurumu, 2019). Obezite tanısı için; kişinin kilosunun (kilogram cinsinden), boy uzunluğunun karesine (metre cinsinden) bölünmesi ile elde edilen beden kitle indeksi (BKİ), bel çevresi,
bel/kalça oranı gibi ölçümler kullanılmaktadır. Erkeklerde bel çevresi 94 cm ve üstü ,kadınlarda 80 cm ve üstü uyarı sınırı kabul edilirken; erkeklerde 102 cm ve üstü, kadınlarda 88 cm ve üstü eylem sınırı olarak kabul edilmektedir. Erkeklerde bel/kalça oranı 1 cm ve üstü,
kadınlarda 0.85 cm ve üstü uyarı sınırı olarak kabul edilmektedir. DSÖ’nün BKİ’ye göre obezite kriterleri aşağıda gösterilmiştir (Ertem, 2017). ZAYIF : 18.5 < NORMAL: 18.5-24.5
FAZLA KİLOLU: 25-29.9
OBEZ: >30
EVRE 1 OBEZ: 30-34.9
EVRE 2 OBEZ: 35-39.9
EVRE 3 OBEZ: >40
Yağ dokusu vücutta meydana gelen olaylarda önemli rol oynadığı için birçok organı etkileyerek değişikliklere neden olan bir hastalıktır. Bunlar arasında ateroskleroz, hipertansiyon, koroner arter hastalığı, derin ven trombozu ve felç gibi kardiyovasküler hastalıklar yer almaktadır (Aygün, 2014; Abbas ve Çakır, 2012). Uzun süreli takip çalışmaları sonucunda; Obezitenin diğer risk faktörlerinden bağımsız olarak koroner arter hastalığı ile ilişkili olduğu ve kalp yetmezliği için önemli bir risk faktörü olduğu belirlenmiştir. Obezite erkeklerde KAH için tek başına bir risk faktörü iken, kadınlarda KAH oluşumuna katkıda bulunur. Framingam araştırması bulgularına göre; Vücut kitle indeksindeki her birim artış kalp yetmezliği riskini kadınlarda %7, erkeklerde ise %5 artırmaktadır (Elagizi ve ark., 2020). Obezitenin KVH için önemli bir risk faktörü olduğu ve ilerlemesine neden olduğu araştırmalarla kanıtlanmıştır. Obezite, KVH oluşumunu önlemek için tedavi edilmesi gereken bir hastalıktır (Helvacı, 2014). Obeziteli hastaların yaşam beklentisi normal kilolu bireylere göre daha kısadır çünkü onlara daha erken yaşlarda KVH tanısı konur ve yaşamlarının büyük bir bölümünde KVH ile yaşarlar (Powell-Wiley ve ark., 2021).